Apartman sohbetlerine yeni başladık bildiğiniz üzere. Ahh şu gündelik yaşamın telaşeleri yazı yazmama bir engel olmasa kim bilir daha ne cevherler çıkacak içimden. Heeyyy maşallah yine çok mütevazi olduğum bir güne denk gelmişiz demek ki 😄
2- Çocukluk Eğlencen Neydi?
Çocukluk eğlencem o kadar çoktu ki çünkü bizler herşeyle mutlu olan şen çocuklardık. Okul çıkışında koşa koşa gelip "susam sokağı" izlemekti mesela en büyük eğlencem. Çok kısıtlı olan çizgi filmleri kaçırmadan izlemekti mesela.
❤ İlk aklıma gelen nedense hep evcilik oyunu oluyor. Ama evcilik oyunun içindeki kullandığımız eşyalar esas onu çekici kılan 😉 Sene 88-89 bütün çocukların giydiği tek tip ama renk renk dizimizin altına kadar gelen montlar vardı. Aslında biz ona "gocuk" derdik. Bu oyunu en çok da aynı yaşta olduğumuz kuzenimle oynardık. Herkes kendi gocuğunu sırt tarafı önümüze gelecek şekilde şapkasının iplerinden beline bağlar şapka kısmı önümüzde çanta gibi olacak şekilde, ayarlardık. Şöyle düşünün ayaklarımıza kadar uzanır kabarık bir etek olurdu 😊 Arkasını sormayın orası açıkta kalırdı 😄 Hııhh tamam artık ikimizde birer prenses edasıyla yürür, hizmetçilerimize emirler yağdırırdık. Garip garip eşyaları sarayımız yapardık. Haftada en az bir kez bir araya gelirdik ve hiç bıkmadan biz bu oyunu oynardık. En büyük eğlencelerimizdendi.
❤ Bir diğeri o dönemde büyüyen her çocuğun vazgeçilmez eğlencesi "5 taş" oyunu, ne oynardık ya. Şimdiki çocuklar gibi çabucak da sıkılmazdık. Belki 1 saat oynardık. 5 taşın oyun sırasını bitiren ilk kişi oyunu kazanırdı. Aslında taşlarla sadece 5 taş da değil, çokça taş toplar, oynayacağımız bölgeye dağıtırdık. Tek elle havaya attığımız taşları yine tek elimizin üzerine sığdığı kadarını alır. O taşın her biriyle yerdeki elimizin değdiği her taşı almak koşuluyla çokça taş almaya çalışırdık. En çok taşı alan kazanırdı.
❤ Toprağa 8 tane kuyu kazardık. Buna da 8 kuyulu taş oyunu derdik. Yine taşlarla oynardık. Her kuyuya kaç taş koyardık hatırlayamadım şimdi.Bunu da çok büyük keyifle oynardık. Bir başka adı da günümüzde de kutu oyunu olarak satılan, bir strateji oyunu olan "Mangala" (aslında bunu da önümüzdeki günlerde ayrıntılı bir şekilde anlatmak istiyorum) Bizler toprak çocuğuyduk aslında. En çok taşla toprakla oynardık. Toprakla suyu karıştırır, organik boyası cılası olmayan hamur elde eder, o hamurlardan da tencere, tabak, ocak yapar; onlarla evcilik kurar, oynardık.
Bizim kuşağın oyunları çok zengindi. Hepimizin bildiği geleneksel oyunlarımız vardır hani; körebe, yakan top, saklambaç, ebeleme gibi oyunların hepsini oynamaktan çok keyif alırdım. Çocukluğuma çıktığım bu yolda ne mutlu bir çocukluk yaşadığımı hatırladım tekrar. Heeeyyy gidi gençlik heyy deyip kaçayım ben daha fazla lafı uzatmadan...
Haydi kalın sağlıcakla...
3. Yedi yaş pantolonunu bulsak cebinden ne çıkardı?
4. Çocukluk kahramanın kimdir?
5. Gereksiz bir yeteneğin var mı?
6. Hastası olduğun bakkal ürünü hangisi?
7. En saçma zevkin?
8. En büyük çılgınlığın?
9. Çocukken en çok korktuğun şey?
10. En sevdiğin ve sevmediğin özelliğin?
11. Karşı cins karşısında en çok utandığın an?
12. En maskulen/feminen yanın nedir?
13. Asla cesaret edemeyeceğin bir şey?
14. En sevdiğin fiziksel acı?
15. Almış olduğun en saçma teklif?
16. Kendini çok değerli hissettiğin bir an var mı?
17. Annenden ve babandan ne öğrendin?
18. Hangisi daha olası; cadı, vampir, kurt adam? Ve tabii ki neden?
19. Manzarasız müthiş bir daire mi, manzaralı tek odalı bir daire mi?
20. Hayat sana ne öğretti?
Şu beştaşı bir türlü beceremedim oynamayı, hala da beceremem :)) Atma tutma özürlüyüm ben :)))
YanıtlaSilBeş taş oynayacağım diye çok biblo kırmışlığım vardır ahahahaaa :))
Beni taaa nerelere götürdün bu yazınla ♥
Şebnemcim atma tutma işi evet büyük yetenek gerektiriyordu tabi. Demekki sen sınıfta kalmışsın 5 taş konusunda ;)
SilSevgilerimle...
Beş taşı biz de çok oynardık. Pek başarılı sayılmazdım ama. Diğer kuyulu oyunu hiç bilmiyorum. çocukluğumda yedi kuleyi çok oynardık. damlardan kiremit çalmak çok eğlenceliydi.
YanıtlaSilAaa yedi kula dediğin yedi kiremit sanırım biz öyle derdik yani onu da oynardık ama bunlar kadar çok değil :)
SilKahve içmeye gelmiştim.Yazınız kahvenin yanında iyi gitti.Hayatın en güzel,en eğlenceli anına götürdünüz beni.Kaleminize sağlık.:)
YanıtlaSilOhhh aman aman ne iyi etmişsiniz Türk kahvesi var hemi de en köpüklüsünden :) Hoşgeldiniz..
SilÇocukluğumuzdaki gibi bir eğlenceyi bir daha bulamayız sanırım...
Biz hiç sıkılmıyorduk, elimizdekilerden yaratıcı şeyler çıkartıyorduk. Şimdi her şey ellerinin altında çocukların,hazır olunca da miyadı iki gün..
YanıtlaSilAslında sadece çocuklar da değil kendime bile baktıkça bir şeyle uzun süre oyalanamayan hiperaktif bir kişiliğe sahip olmaya başladığımı görüyorum.
Oyun kuruyorlar o da hazır şeylerden. Bizler çamurla, toprakla, taşla, oyun kurduğumuz için kurarken bile çok fazla emek harcardık o bile mutlu ederdi bizi.Hey gidi günler hey...
Sil