Çocuklu Hayat

Çocuklu Hayat

6 Şubat 2019 Çarşamba

O Zaman İkinci Döneme Merhaba!

Yağmurlu bir günden herkeslere selam!
Günler ne kadar çabuk geçiyor. Aslında bu yazıyı hafta başında yazacaktım ohooo ben haftanın hızına yetişene kadar ortalanmış bile :) Biraz benim delikanlıdan bahsetmek istiyorum ne zamandır yazmamışım hiç onunla ilgili bişeyler. Bu sene 5. sınıf oldu kendileri, en ortaokullusundan hani şu saçına başına özen gösterdiği, fönsüz çıkılmayan dönemden bahsediyorum :) İlk dönem baya zorlu geçti. Dersler falan ağır gelmedi. Elhamdülillah birinci sınıftan beri beni ders konusunda hiç üzmedi. Ödevlerini yapan, sorumluluklarını yerine getiren, başarılı bir çocuk oldu hep. İlk çocuk olmasından mütevellit, malesef ki benim de mükemmelliyetçi yapımdan dolayı hem de alanım gereği onun psikomotor, duygusal, bilişsel, sosyal gelişimlerine tam destek vermeye çalıştım. Yapabileceği işler için onu hep yüreklendirdim. Özgüveni yüksek olsun diye kendisini ifade edebilmesine fırsatlar verdim. Sen küçüksün, çocuksun yapamazsın diye bebek gibi büyütmedim. Böyle anlatınca da kendimi övüyormuş gibi geldi :) Asıl amacım o değil de bu konu da birinci dönem çok kızdığım noktalar oldu. Birazdan anlatacağım konulara giriş niteliğinde olması açısından anlatıyorum bunları... 

Dönem başlarında sınıf başkanı seçiliyor ya. Oğlum ne yapacaksın boşver kim susturursa sustursun sınıfı sen ders öncesi kitaplarını incele derse adapte ol diyorum yok efendim liderlik onun ruhunda varmış :)) (senin liderlik ruhunu yesinler) Neyse bizimki oy farkıyla başkan seçilmişti. Sınıf öğretmeni bunun bazı davranışlarını ukalalık olarak algılamış, bizimkini darbe yaparak başkanlıktan indirmiş. Yeniden sınıf oylaması yapmadan kendi istediği bir öğrenciyi sınıf başkanı yapmış. Çocuk işte bizimkisi baya bi üzüldü bu konuya. Her gün eve sesin kısık geliyordun iyi oldu biraz dinlenirsin dediysem de kar etmedi. Tenefüslerde kamu oyu araştırması yapıp, yeni başkandan memnun olmayan kişilerden imza toplamış :) Bunu duyan sınıf öğretmeni iyice kızmış Görkem'e bu arada sınıf öğretmeninin branşı da sosyal bilgiler yani demokrasi kavramını öğretip uygulaması gereken kişi. Bunu duyunca ben bıyık altından güldüm tabi Görkem'e çaktırmadan çünkü gerçekten yaptığı davranış çok hoşuma gitmişti. Bundan şu sonuca varmıştım kendi adıma bu zamana kadar olan emeklerim boşa gitmemişti, doğru yoldaydım. Demek ki hakkını aramayı ve adaletin nasıl sağlanması gerektiğini doğru aşılamışım. Üstüne üstlük öğretmen bunun gibi Görkem'in davranışlarını biriktirmiş bunun üstüne bir de sözlü notuna 20 vermiş. Yazılısı 98 olan çocuğa sözlü notu olarak 20 vermek de yeni eğitim sisteminin bir parçası heralde :/ tabi ki de değil sadece eğitimcilikten nasibini almamış çocukla çocuk olan, egosunu tatmin etmek isteyen kişiler maalesef ki öğretmen olarak görev yapmakta ve genç nesli bu şekilde olumsuz etkilemektedir (sözüm meclisten dışarı). Neymiş efendim Görkem'in farklı bir cevap verme tarzı varmış. Eee ne yapayım sizin beklediğiniz gibi sorgulayamayan, ensesine vur lokmasını al bir çocuk yetiştiremediysem suç benim mi? Tabi ki de o 20'yi notla tehdit etmek için vermiş, sonra düzeltti. Bu daha da çirkin öğretmensen kendi sözünü dinletmeyi, kendini saydırmayı, otorite kurmayı bileceksin ya da mesleki yetersizliğini çocukların psikolojisini olumsuz etkileyip bir tür mobing yaparak kapatmayacaksın. Şimdi anlatınca yine sinirlendim. 

Neyse bu da Görkem'in anısı olarak burada kalsın istedim. Baya çabaladılar bir kaç öğretmen çocuğun derslerini düşürmek için ama benim oğlanın inadı ve hırsı anasına çekmiş olacak ki yılmadı. Onlara inat okul 3.'sü oldu :)) Gurur duydum... Umarım ikinci dönem bu çirkinlikleri yeniden yaşamayız. Herkes için huzurlu, başarılı bir dönem olsun inşallah. Allah, evlatlarımızı vicdanlı merhametli insanlarla karşılaştırın... (çok çok amin) 

Teşekkürler iyi günler... 
Devamını Oku »